Kategori: Aksiyon – Komedi – Suç

Imdb Puanı: 8.2

Sezon Sayısı: 1 (8 bölüm)

Merhabalar, bugün Netflix’in Guy Ritchie imzalı mükemmel yapımı The Gentlemen dizi incelemesi için buradayım. Dizi aslında aynı isimli 2019 yapımı The Gentlemen filminin bir spin-off’u.

Netflix’te bu hafta 11.7 milyon geçen hafta da 20.1 milyon izlenme aldı ve 3 haftadır Global Top 10 listesinin başında.

Ayrıca dizi daha başından ilgimi çekmeyi başardı çünkü ilk sahne Türkiye-Suriye sınırında geçiyor. As bayrakları demek isterdim ama sınırda Birleşmiş Milletler askerleri falan görüyoruz onun için oraları geçelim.

Yine de The Gentlemen’ın Netflix‘in son zamanlardaki en iyi işlerinden biri olduğunu söyleyebilirim.

The Gentlemen Konusu

The Gentlemen dizisinin konusu, babasının ölümü ile dük unvanına sahip olan ve aslında yüzbaşı olarak görev yapan başrolümüz Eddie Halstead‘in (Theo James) bir anda kendisini suç dünyasında bulması ve ona hızla ayak uydurmak zorunda kalması olarak özetlenebilir.

Her ne kadar Eddie bu dünyada yer almak istemese de olaylar ilerledikçe daha da batıyor ve işler içinden çıkılmaz bir hale geliyor.

The Gentlemen ve Guy Ritchie

Guy Ritchie dizinin hem senaristliğini hem yapımcılığını hem de ilk 2 bölümün yönetmenliğini üstlenmiş. Dokunuşlarının tadını diziyi izlerken alabiliyorsunuz. Eksantrik suçlular, şık giyimli tehlikeli kadınlar (başroldeki Sherlock Holmes’tan Irene Adler’i anımsattı) ve bu kadar suç ve şiddetin içinde yer alan kendine has komedisi.

The Gentlemen dizisinin çekimlerine usta bir elin değdiği o kadar belli ki. Örneğin çok heyecanlı, aksiyonlu bir sahne var. Siz tam nefesinizi tutup acaba ne olacak ki diye izlerken sahne birden olayın sonrasına atlıyor ve orada ne yaşandığı daha ileride anlatılıyor.

Zaten aksanlara ve oyunculuklara söyleyebileceğim hiçbir şey yok, onlar İngiliz aksanlarıyla konuşsun ben dinleyeyim 🙂

Diziyle alakalı sizi tek rahatsız edebilecek şey şiddet içerikli sahneleri diyebilirim. Şiddet içermesine rağmen sürekli karanlık, iç bunaltıcı sahneleri yok. Onun dışında akışı gayet güzel sıkmadan izleniyor. Mesela ben ramazanın da etkisiyle diziyi 2-3 günde bitirdim.

The Gentlemen Oyuncuları

Dizinin başrolünde Divergent(Uyumsuz) serisinden tanıdığımız İngiliz oyuncu Theo James‘i ailenin küçük oğlu ve yüzbaşı olan Eddie Halstead olarak görüyoruz.

Uyuşturucu operasyonunun başında bulunan kadın başrolümüz Susie Glass ise, biraz daha yaşlılar için Skins dizisinin Effy’si, gençler için de The Maze Runner(Labirent) serisinin Teresa’sı olarak tanıdığımız İngiliz aktris ve model Kaya Scodelario.

Başrolümüzün uçuk kaçık ve dengesiz abisi Freddy Halstead rolünde ise Daniel Ings bulunuyor.

Biraz da dizinin kötü karakterlerinden bahsedecek olursak, yine yakın zamanda benzer bir rolde oynamış olan Giancarlo Esposito, zengin Amerikan iş adamı(!) Stanley Johnston rolünde. (Johnston with a “t”)

Guy Ritchie filmlerinin vazgeçilmezi ve genelde onu daha psikopat rollerde görmeye alıştığımız Vinnie Jones da ailenin sadık bekçisi Geoff rolünde karşımıza çıkıyor.

Çekimler de mükemmel; malikaneler, bahçeler, orman ve diğer mekanlar dizinin akışı ve konusuyla örtüşen cinste ve ağırlıkta olmuş.

The Gentlemen Susie ve Eddie

Dizinin son dakikalarına kadar başroller Susie ve Eddie‘yi shiplesem de maalesef öpüşmediler bile (sadece Eddie ve Susie de değil, dizinin hiçbir bölümde öpüşme veya cinsellik içeren bir sahne yok). Ancak çingenelerle parti yaptıkları gece bir yakınlaşmaları olduğunu görüyoruz. Sanırım bunu da 2. sezona bıraktılar.

The Gentlemen Susie Glass Styling’i

Hazır Susie’nin lafını etmişken, tarzından bahsetmeden geçmek istemiyorum. Suç dünyasında güçlü ve tehlikeli bir kadın olmasının yanı sıra tarzı da o kadar iyiydi ki.

Kıpkırmızı kadife takımı, kürklü ceket ve kabanları, göz alıcı siyah elbiseleri asil duruşuna yakışır şekildeydi.

Bu konudan da bahsetmeden geçmek istemiyorum. Dizide saatler bile o kadar özenli seçilmiş ki neredeyse her birinin bir özelliği var. Konuya merakı olanlar GQ’nun yazısını buraya ya da aşağıdaki görsele tıklayarak okuyabilir.

Peki siz bu diziyi izlediniz mi? Görüşleriniz neler? Yorumlara beklerim.